geçen pazar gözüme çarptı; öyle yazıyordu ekranda, 21 yıldır değişmeyen puntoyla. Inuendo ve Rod Stewart dinledim; Ricky Martin çıkınca kanal değiştirdim. Tabii o kısa sürede Erhan Konuk'un tok sesi ve giderek kelleşen tepesiyle kısa bir geçmiş turunu eksik etmedim. Gidip bisiklete bindim oralarda; tetris oynadım, ateri salonlarının sigaralı ortamından korkup içeri girmedim ama top oynarken dizlerimi çizdim.
İlkokul zamanlarımızda, o gizemli cıngılı ile, kaykaylı çocuklar ve bankta oturan iki içi geçmiş ile; bizi başka yerlere-bilmediğimiz yerlere-bilmediğimiz dillere götürürdü pop saati. Michael Jackson'ı, Madonna'yı, Bon Jovi'yi tanıtmıştı; biz varoşlardakilerin MTV'si olmuştu yıllarca, kısacık yayınıyla. Henüz o zamanlar sınıf atlamak gibi bir derdim yoktu ve kimsenin mutlu saati beni germiyordu; ama babamı kızdırırdı bu ecnebi işi.
Erhan Konuk, hep Türk Sanat Musikisi şarkıları tanıtır gibi tanıttı şarkıları, belki de bu şekilde kandırdı test-çekimlerinde big-brother'ları...
Çok şey öğrettin bize Pop Saati; uzak bir patikayı işaret ettin Tolkien edasıyla, okumasak da anlamasak da, bak gün geldi dengi dengine geldi herşey. Hey hey!
ben çok severdim pop saatini ama büyüdüm galiba yada herşey değişirken pop saatide mi değişti veya öyle bir şey :) yinede güzel bir saçmalama olmuş :)
YanıtlaSil